10 Nisan 2009 Cuma

BAŞBAKAN TALİMATIYLA YENİ YASA OYUNU..!



ÖZGÜRCE
10 NİSAN 2009

Başbakan, Çarşamba akşamı 1 Mayıs’ın tatil olması ve Sendikalar Kanunu ile Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunlarının değiştirilmesi için çalışma başlatılması talimatı verdiğini açıkladı. Aslında yasa değişikliği çalışmaları zaten uzun süredir yapılıyordu. Son olarak 2008 yılı Mayıs ayında 2/240 esas numarası ile getirilen kanun teklifi halen Meclis gündeminde bekletilmektedir.
Başbakan’ın bu son açıklamasının ardından Meclis’te bekleyen teklif dışında başka bir tasarı mı hazırlanacaktır ya da bunun üzerinde bir değişiklik mi yapılacaktır şimdilik bilemiyorum. Bu çıkışın daha önce olduğu gibi 1 Mayıs öncesinde sendikal alanda suni bir gündem oluşturmayı amaçlayıp amaçlamadığını da “bilmiyorum”.
Ama şunu çok iyi biliyorum: Mevcut iktidar ve Meclis oluşumu içinden emekçilerin örgütlenmesini ve ekonomik – siyasi mücadelesini düzenlemeye ilişkin çıkacak bir yasa emekçilerin örgütlenme hakkını ileri taşıyacak daha özgürlükçü bir düzenlemeyi içermeyecektir.
Neden mi? Çünkü mevcut hükümet ve mevcut Meclis, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde emekçilerin -sağlık ve sosyal güvenlik başta olmak üzere- haklarına yönelik en büyük tahribatı yapan yasal düzenlemeleri çıkartmıştır. Elbette emekçilerin haklarını tahrip eden bu düzenlemelerde AKP Hükümeti başı çekmiştir. Ama Meclis’te yer alan diğer partilerin hiçbiri AKP’nin bu icraatlarına ciddi bir muhalefette bulunmamış, hatta pek çok konuda uzlaşarak destek vermiştir.
Getirilecek yeni bir yasanın 12 Eylül darbe rejiminin ürünü olan mevcut yasalardan daha özgürlükçü olmayacağı düşüncesine sahip olmamız sadece yasallarla emekçi haklarının tahrip edilmesine bakarak oluşmamıştır. AKP hükümetinin darbe yasalarında tanınmış olan son derece kısıtlı hakları dahi baskılaması, getirilecek olan yasanın bugünkünden daha da baskıcı olacağı yönündeki düşüncemizin temel dayanağını oluşturmaktadır. Özellikle, THY grev süreci, Telekom grevi; Yörsan, Tega, Sinter, Desa, ATV-Sabah gibi işyerlerindeki örgütlenme mücadelelerine yönelik yaklaşımları AKP’nin örgütlenme özgürlüğü karşısında 12 Eylül darbecilerinden daha baskıcı bir anlayışta olduğunu göstermiştir.
Öte yandan AKP hükümeti, işçi ve kamu emekçi sendika ve konfederasyonlarının genel kurullarına açıkça müdahale etmiş, kendine yandaş olmayan sendikaların örgütlü olduğu alanlarda ise yandaş sendikalarının egemen hale gelmesi için akla gelmedik oyunlara başvurmuştur. Kamu emekçi örgütleri içerisinde KESK’i baskılarla eritip, Memur Sen’i öne çıkartmaya çalışması; gıda, ormancılık, havacılık iş kollarında Türk İş sendikalarının yerine Hak İş’i öne çıkartmaya çalışması bunun en açık örnekleridir.
Halen Meclis gündeminde bekletilmekte olan yasa teklifi de yine AKP hükümetinin icraatlarını yasalaştırmaya yönelik bir düzenleme yapmaya niyetli olduğunu göstermektedir. Zira yasa teklifi, sendikaların sosyal diyaloga zorlanması, işkollarının yandaş sendikaların yetkili olacağı biçimde yeniden düzenlenmesi, sendikaların ticari faaliyetlere yönlendirilmesi gibi sendikal mücadeleyi olanaksız hale getirecek pek çok düzenlemeyi içermektedir.
Tüm bu göstergeleri bir araya getirdiğimizde Başbakan’ın talimatla hazırlattığı yasaların sendikal özgürlüklerin önünü açmak bir tarafa sendikal mücadeleyi bütünüyle ortadan kaldırmaya yönelik olduğu açık biçimde görülmektedir. Hükümet, bu gerçeğin üzerini örtmek için her zaman yaptığı gibi –sendikacıların da pek sevdiği- AB ve ILO normlarına uyumu ve darbe yasalarının kaldırılmasını gerekçe olarak göstermektedir. Emekçilerin her zaman temel taleplerinden olan 1 Mayıs’ın tatil olması da yine tam aynı dönemde gündeme getirilerek sendikal mücadeleyi tamamen yok edecek bu düzenlemelere karşı “sus payı” olarak verilmek istenmektedir.Sendikalar ve emekçiler, sendikal özgürlükleri ortadan kaldıracak ve sendikal mücadeleyi yok edecek bu oyuna gelmemelidir. Eğer sendikaların üst yapıları bu oyunun bir parçası olmayı kabullenirse, emekçilerin sendikacıları uyarmaları ve bu oyunun bir parçası olmaması için sendikalarına sahip çıkmaları gerekir.

Hiç yorum yok: